Aşk, bu..
aşk, bu..
sevgi, bu…
öyle bir şey ki,
çıkarsız..hesapsız
plansız programsız bir şey….
ha deyince bulamaz
siparişle sahip olamazsın…
davetsiz misafir gibi,
gelir..pat diye oturuverir yüreğinin köşesine…
fark ettiğinde sen, o çoktan yer etmiştir kendine…
…kimi zaman bir çiçekte bulursun O’nu…
bambaşkadır rengi diğerlerinden….
kokusunda bir başka davet vardır seni mest eden….
çeker seni kendine, uzaklaşamazsın istesen de…
alırsın avucuna, kıyamazsın tutmalara bile…
öyle yumuşacık, öyle narindir..
öpüp koklayamazsın.
…kimi zaman masmavi sularda gelir, bulur seni….
ya usul usul yaklaşır, duyulmaz bile şıpırtısı….
ya gümbür gümbür gelir, yakalar kasırgası
kaçamazsın….
…An gelir sevgiye aç,
okşamana muhtaç bir kedi gibi
sokuluverir yamacına,
git dersin, gitmez…
kovalarsın, kaçmaz …
büker boynunu..mırıldanır,
dolanır ayaklarının dibinde..
sürtünür beni sev diye….
kıyamazsın, alırsın kucağına..
hah! ..işte …
bir aldın mı o sıcaklığı,
sen severken
okşarken
güvenle kapanan o gözleri bir gördün mü
bırakamazsın bir daha…
…. An gelir, bir çift elâ gözde yakalar seni …
Yemyeşil girdaplarında kaybolursun…
Yok olur tüm renkler…
Sarısı,turuncusu,
Alı, moru, pembesi…
Yeşilinde açar kahve tomurcuklar,
Alır götürür seni..
Sevdası yapışır bağrına,
Yanarsın çıra gibi …..
Sevgi, bu! ..
Aşk, bu işte ….
Onu buldun mu bir kez…
Sar,sarmala yüreğinde
Bırakma,izin verme gitmesine…..
Ve şükret Tanrı’ya,
Karşına çıkardı diye……
Mübeyyen Sarnıç
Henüz yorum yapılmamış.