Öğretmen’e Mektup
Kuşaktan kuşağa sıratlar geçiyor
Senin gönül bahçenden
Toprağımın gülü de sensin dikeni de.
Ortanca kardeşimsin sen benim
Ağabeyini üzemeyecek kadar asilik
Kardeşini sevecek kadar merhamet
Var kalbinde
Ailesi üzse de masum çocuğu
Bir ananın rahminden doğmasa da ümitlerin
Hep bir kazanma edasıydı sendeki.
Eğer ansızın bırakırsan sevdanı
Çekip gider bu yürek
Alfabenin tüm sesli harfleri de.
Benim hayal bahçem de gider.
Aç sefil yoksun…
Ne zaman seni görsem
Dünyanın bütün ötekileri olurum ben
Ruhum hep farklı bedenlere misafir
Ansızın çekip gidersen
Üzerine yığılan molozlar da yok olur ama.
Git o zaman!
Molozlar boşluğa atılsın,
Sistemler kaçış yolları arasın,
Kendi bataklıklarından.
Dibini aydınlatan bir mum ışığı
Var gelecek hislerinden.
Sen eridikçe daha bir zifiri
Daha bir korku salacak bu hayalet kenti.
Hiçbir terzi kendi söküğünü dikemeyecek.
Sevgiden aforoz edilmiş deyimlere can ver
Sana çalsın bütün gönül ışıkları
Bırakma bu sevdanı
Vazgeçme
Gel!
Henüz yorum yapılmamış.