Aşkın İki Hali
Ben çözemedim ne kadar çabalasam da
Çözemedim seni
Nasıl bir şeysin sen anlam veremedim
İlk başlarda mis kokan bir gonca gibisin
Kardan baş kaldıran kardelen gibi güçlü
Derin ormanlarda şırıldayan bir dere
Kaf dağının ardında beklenen
Anka’nın kanadına yüklenen bir gizsin
Sen
Sen evet sen ey aşk
Fakat geçen zamanla
Tüm güzelliklerini yitiriveriyorsun
O mis kokan gonca dönüveriyor bir çalıya
O güçlü kardelen ayaklar altında yok oluyor
Ormanların arasında şırıldayan dere
Son buluyor bir bataklıkta
Kaf dağının sadece masallarda olduğu anlaşılıyor
Ve Anka’nın kanatları tek tek yolunuyor
İşte aşkın iki hali
Ben şimdi aşkın hangi halindeyim
Bildiğimi sandığım bilinçsizliklerde miyim
Yok
Ben tam ortasındayım
Ve beklemekteyim
İtilmeyi
Sonum aşkın hangi hali olacak
Bataklığa sürüklenirken
Uzanmayacak mı bir el
Tutup çekecek mi beni
Geçmişte olduğu gibi yüreğine
Yoksa
Sadece bir film izler gibi
Sadece seyircimi kalacak
Yaklaşan sonumuza
Hey sana diyorum
Duysana sesimi
Bak aşkın ikinci haline sürükleniyoruz
Ne bekliyorsun
Elimi tutmak için
Hadi gayret az cesaret
Bilirim o cesaret var sende
Ama o kadar sevgi var mı
Senin elinde biliyorsun
Kararan günü aydınlatmak
Hadiii baksana gözlerime derin derin
Belki o zaman görürsün
Seni ne kadar çok sevdiğimi
Ama yok
Hala göremiyorsan
Söylenecek tek şey kalıyor
Yolun açık olsun sevgili
Nurcan Uygur
Henüz yorum yapılmamış.