Esilâ
Ne verdiklerimin hesabını tuttum
Ne senden aldıklarımı biriktirdim Esila
Sadece sevdim
Üzülme Esila
Gidemediğim için
İnan gidemiyor insan
Kendinden gidiyor da senden gidemiyor
Bütün yollar, taksiler, otobüsler, trenler, vapurlar, uçaklar yapamıyor bu işi
Bir türlü götüremiyorlar beni senden
Dünya küçülüyor birden
Görmezden geleyim diyorum
Meğer görmezden gelmek gözün işiymiş
Kalp o işi beceremiyor
Unutayım diyorum
unutmak aklın işiymiş
kalp beceremiyor
seviyor esila
çatlarcasına yürek
Üzülme
“Ol! ” deyince olduran bir Rabbimiz var
Sığınınca alemlerin Rabbine
İçimizin O’na (c.c.) vereceğiz
Acılarımızı O’na (c.c.) vereceğiz
Umutlarımızı
Yarınlarımızı
Ellerimizi
Kalbimizi, kırıklarımızı, kırgınlıklarımızı, keskin suskunluklarımızı,
kalbimizi yoran her şeyi O (c.c.) ‘na vereceğiz.
Bak kuşlara, sığınınca Allah’a nasıl da uçuyorlar
Yük kalpte olunca, kimseye şunun ucundan tut diyemiyorsun
O (c.c.) tutuyor Esila
Sen tutmuyorsun
Olsun…
Acıyı paylaşmak Rabbimize dua ile oluyor
İnsanlar sadece dinliyor
Biliyor musun
duanın gücünü öğrendim
O’na sımsıkı tutunmayı
Umudu
Babasının duasıyla kuyudan çıkan Yusuf’u düşün
17 yıl sonra sabrla Eyüb’e gelen şifayı
Ateşi suya çeviren imanı, ibrahim’i düşün
İsteseydi istemeyi vermezdi
İmanımız,
Duamız var çok şükür
Unutalım
Unutalım Esilâ
Başımızı sokacak bir duamız olsun
Bir fatiha alıp gidelim buralardan
Ve denize bakan umutlarımız
Unutalım,
En ince hesapların verileceği bir gün var.
Biliyorsun
Bütün ince hesapları unutalım..kârın zararın olmadığı, iktisatın, borsanın, bankanın olmadığı,
rakamları değil hayatı çalmayanların,
malı-mülkü değil, bir sözü emanet edebileceğimiz bir yer olsun,
zenginlik deyince akla kalbin geldiği bir yer.
İçinde her şerrin döndüğü bu dünyayı unutalım
Kendimize,
kalbimize dönelim
seni sevmek bir ölümlü olduğunu umutmaktı
unuttum
sana kısaca ömrüm diyordum
Çok mu uzun oldu..?
Ölelim
Ölelim Esilâ
Ölmeden önce ölelim.
Pey’gam’berlerin içinde ki gam’dan ölelim mesela
Kine, nefrete, dalavereye, sahtekarlığa, düzeni bozan düzenbazlığa, adavete, kibire, yeise, vefasızlığa, karşı ölelim…
Dertten ölmek güzeldir Esilâ;
“Derdin rûy-î Cemâl ise, dertten ölmek güzeldir…”
Derdimizi alıp gidelim…
Yorulmam, söz
Arkamızdan bir ölüm gelsin sadece
Arkamıza bakmadan gidelim
Göçmen kuşlara takılıp gidelim
Anlamalıydım
Sürekli saçlarını toplamandan anlamalıydım içinin dağınıklığını
Gözünün düştüğü boşluklarda buluyordum kendimi
Ben seni ağlayamıyordum. Affet
Ağlamalıydım
Geç mi kaldım?
Aç gözlerini Esila…
Senin yanında kalbimin raflarındaki tüm kavanozların kapağını kolayca açıyordum
huzur oluyordun bana
Aç gözlerini Esila
Gözlerime bak
Bak ki;
Kalbim de evine ekmek götürsün
Arkamda namaz kılacaktın
Kur’an öğretecektim sana
işte tüm bunları koyacak yer bulamıyorum
oysa gidecek yeri değil
kalacak yeri olmalıydı insanın
bir duanın
bir kalbin içinde
yerini yadırgama Esilâ
Affet, yaranamadık aşka
biz seninle gök yüzüne bakamadık doyasıya
Allah’ım sen gök yüzünü affet
ıslanamadık ansızın çıkan bir yağmurda
Allah’ım sen yağmuru da affet
el ele yürüyemedik seninle yollarda
Allah’ım sen yolları affet
Affet Esilâ
ben de adi adamın tekiyim
sana şiirler yazıyorum
kalbinin en güzel yerinden vururum diye belki
benim yerimde kim ölse aynı şeyi yapardı
kalemim şahit
oysa sadece sevdim seni
ne verdiklerimin hesabını tuttum
ne de senden aldıklarımı biriktirdim
Sadece sevdim Esila
nazım köyce
şiirlerin telif hakkı yazarın kendisine aittir. her hakkı mahfuzdur.izinsiz kopyalanması ve çoğaltılması suçtur.
Henüz yorum yapılmamış.