Aşk Şiirleri

Benim ikinci kimliğimdir AŞK Ruhumun gıdası, zevki sefasıdır AŞK Güzel duyguların fermancısıdır AŞK Beni hüzne bağlayandır AŞK Aşkın biricik hanesidir GÖNÜL Şarap-kadeh-aşk-GÖNÜL Aşkın açtığı yaralarla doludur...

Niçin senden ayrı bir kaderi taşıyor Senin kadar aşka âşık bu yürek İnsan sevgisi yüreğini onuruyla taşıyan Kıvrılmış saçları salkım saçak Yarınını ufka asmış...

Ben seni severken ayrıldım senden Yüreğim köz gibi yarım kalmıştı Sönmemiş ateşi söndürdüm birden Külü buhar oldu göğe karıştı Yazdığım mektubu atarken sana Gururum baş...

Örttü mü gece gibi örter Yırttı mı diken gibi yırtar Tuttu mu hadi gel de kurtar Aşk yakalamaya görsün Deprem gibi sarsar kaybolur Kulak sağır,...

Bir tek heceye sıkıştırmışlar seni Yerden göğe her yerde aramışlar seni Meğer bulduklarında kaybetmişler seni Senin adın tek hece Gündüzle gece Cevapsız bilmece Bunca sorunun cevabı...

Uzak bir zaman sonra görüşmek üzere beklediğim Bana şiirler yazdıran kadın ve teninde ilkbahar tazeliği Ve sonbaharın soluk resmi Yalnızlığımın sebebi işte sen Kendi...

yaşadığın şehrin görüntülerinde geziyorum kaçamak kaçamak fotoğraf karelerinde seni arıyorum bir umut yüz umut bin umut... gibi kara tahtalara yazılmış denklem öğretmenim kızıyor Aşk! Çözemiyorum

Aşk, sadece sevmek değil anlamaktır Yapmacık gülme değil, içlenmektir Sevdiğini haykırmak değil, belirtmektir Sevişmek değil, anlaşmaktır.

Küçücük bir çocuğun Geleceğe dair düşleri gibi Ne kadar saf ve temizdir aşk Yaşamasını bilirsen. Gece gündüz demeden derdine koşan Yavrusunu kucaklayan ana gibi Ne kadar...

Hani şimşekler çakar Gökyüzünde Başlar ya ardından Yağmur çiseleyerek Sevmişim öyle seni Çiseleyerek Başlamış ardından Bu bitmez sevgi Zaman geçtikçe artan Gökyüzünden düşen Yıldırım gibi Çakılmış kalbime Hiç çıkmayarak İlk günkü ateşiyle Hep yanmaya Devam...

Sevginin bir adısın sen aşk, Mutluluğun, Gülebilmenin doyasıya, Öyle erişilmez, öyle farklısın ki aşk, Yok şu dünyada bir sen daha. Şefkatinle, merhametinle sarabilmeyi sımsıkı, Tüm benliğinle...

İnanmazdım ben de anlık aşklara Görür görmez aşık olunur muydu hiç Hiç tanımadan güvenilir mi bir insana Ya da sevilebilir mi gözü kara Ya...

Genç, yaşlı ne fark eder, Aşk değil mi insanları fitilleyen? Yaşın ve yerin ne önemi var, Aşk her yerde aşk, Aşk her yaşta aşk'tır... Aşık...

Benim belâ yurdunun pâdişâhı, Bekâ âleminin sultanı benim, Âşıkların dilde bitmeyen âhı, Zaman ve mekan hükümrânı ben'im. Binlerce âleme sığmayan dev'im, Ne gökte, ne ötesindedir...

Her ayrılık bir batıştır,aşkın fecrinde Her ayrılık bir yara, Ve her gülümseme bir bedeldir, Gençliğin dönülmez virajında. Duygular, sele kapılmış bir çocuk Avutur kendini umudun...

Gözlerinde akarak, Yanağımda sızarak, Doldun avuçlarıma! Ne buhar olup uçtun, Ne hayale karıştın, Kaldın avuçlarımda! Fırlatıp atamadım, Doya doya bakamadım, Yaktın avuçlarımı! Hiç kimseler bakmasın, Benden beni almasın, Sıktım avuçlarımı! Görüşürsek mahşerde, Vereceğim...

İsterim bahar gelsin Hep kışı yaşayamam! Kalbim delik deşikken Bu aşkı taşıyamam! Kim girerse içine Bir yara açar gider Bir umut vereniyle Bin ömür yaşayamam! Öyle isteme beni Öyle...

Bu gemi kalkınca, Abbas çömelir aşıklar sofrasına. Düşmek ve kalkmak, hayat tekerleme olduğu vakit. Geceyi ışıkla dilimlemek, bağışladığım her duyguda. Aşkmış, sonundaki film...