Siirler.Biz

Genel Şiirler

genel şiirler

Neydi sebep bilemiyorum seni benden alanlar Kaderse bu kızamıyorum kader değildi olanlar Ahh.. yüreğim paramparça kırık dökük harabeyim Bedene hükmetti aşkın gel gör...
Sabah erken terminale indim. Elimde tek gidişlik biletim. Çantamı yere bırakıp öylece beklemeye başladım. Bilinçsizce gözlerim etrafı tarıyordu, biliyorum beklemiyordun...
Bulutlar.... Göğündür.... Arada bir... Yere doğru yağsalar bile.... Rüzgarlar... Göğündür.... Arada bir... Yerleri kaldırsalar bile... Yıldızlar... Göğündür... Arada bir... Kayıp geçseler bile.... Kuşlar.... Göğündür... Arada bir... Yere konsalar bile.... Melekler... Göğündür... Arada bir... Yere inseler bile.... Canlar da... Göğündür... Arada bir... Yerde yaşasalar...
Adının kıskanç rahminden damlardı aşk Soysuz gidişlerin köprülerini yıkardı sel Yorgun bir yolcu uğrardı gecemin hanlarına Avuçlarıma sığınırdı ıslanmış kuşlar Mürekkebi kurumuş bir hokkada...
Çardağın ötesinden Leylaklardan bir koku. Arkasında bir düz taş, Binyıllardan bir doku. Enginde bir dinginlik Erdemlerin buğusu. Kayalarda şıpırtı Günlük dertler koşusu. Sahilden bir kahkaha İçimdeki çocukluk. Arka yolda gürültü Amaç...
Ayrılık tellalı eylül rüzgârı Hicranlardan hicran ela gözlerin Kara saplı hançer mavzer kurşunu Hainlikten hain âlâ gözlerin Kendini kaybetmiş sefiller gibi Gezinir içimde katiller gibi Bakar...
Evet Suskunum yeterince Müphemin, tembelim, korkağım bazen Ayaklarının usulu poyraz tutmuş acizim Yetimim ıssız karanlıkların Göbek deliğinde... Evet Suskunum yeterince Ölüm soğuklukları sarmış göz bebeklerimi Özlük bilgilerim silinmiş kütüğümden Korkağım,...
Bu sevdanın öyküsü, Tükendi umudun türküsü, Ah canım yazmaz kalemim hayat öyküsü, Seni ifade edecek tek temenni büyüsü... Diren özgürlük türküsü, Özgürlüğüm hayatın sözlüsü, Bu yaşamda...
Zorlamaya gelmiyor bu sanat, Hür olayım deyip de sonunda, Çözülebiliyorsun kanat-kanat; Bir alev dolaşıyor kanında... Bu kanın alevi mi içimi yakan...? Düşmesiyle oluşur suyun çağlayan, O...
Sevdiklerimi birer birer bağrına basan, toprak. Galiba bende sana geliyorum. Aklımda bir türlü iflah olmayan duygular, Hepsi saçlarımdan çok daha ak Gençliğimi kaybettim kapında...
Kerameti hep kendinden bilirler Nutuk atıp havanda su döverler Selameti hamasette sanırlar Boş vaatle karın doyar mı canım Zenginler malının üstünde yatsın Fakirler hanımı ile...
Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum Gözlerim parke parke taş duvarlarda Açılıyor hayal pencerelerim Hafif bir...
Irmakları içsen kanmazsın suya Dudakların çatlar sekerat anı Gözünü yumarken sonsuz uykuya Son nefeste vermeyesin imanı Perdeler kalkacak o an gözünden Olacaksın Azrail’den haberdar Çare biter...
Keşke sen olsaydım Akmasaydı gözyaşlarım dünya için Keşke Sen olsaydım Umudum sadece cebimdeki param olsaydı Görmeseydim yanlışlığı,sistemin cahilliğini Yalaka düzenin bu boğulmuş sessizliğini Keşke sen olsaydım Uymasaydım...
Beni bebekleyen beşigine Yatırıp kaldırdığına, yorulduğun yokuşa, Beni nice zor inişlerden güvercin olup Nice zorlu yamaçlardan sürekli göçebe kırlangıç kanatlarınla Uçar mıyım Çöker miyim Yıkılır kalır...
Seni benden ayrı sanma, Dedim el sözüne kanma, Gözler ceylan gelde yanma, Seni benden ayrı sanma. Yollar uzun kâlbim hüzün, Gelir dedim bahar güzün, Derde kalmış...
Suçumun cezası her ne ise de Vicdanen mahkûmluk zor geldi bana Yüreğim sevmeye masum dese de Gözlerine bakmak ar geldi bana Onurdan vurulmuş yaralı...
Bir derdim var diye gittim tabibe Dedi ki göğsünde vardır bir kitle Küçük bir kızım var dedim Habibe Ne olur mühlet ver derdim...