Aşk-ı İntibak
Başladığın nokta yine ama yeniden…
Bitti sandığın yerden, o derinlerden…
Bir o kadar eksik, yitik iken o demlerden
Açılan yaranın hesabını sormalı ama kimden?
Bir yerden başlamalı ama nereden?
Çözmeli düğümlenen dudakları ebeden,
Ama nasıl çözmeli ezelden ve neden?
Kilitler miras kalmış kalbime maziden…
Girift kelimeler taht kurmuşken gönlümde
Bulanıklaşan hayallerin buğulu resminde
Bir ömür gibi ‘Aşk’ sığmışken bir katreye
Gitmeliyim, gitmeliyim ama nereye?
Hatıralarımın kapısını açmalıyım bir kere,
İhanet yelinde savrulmayan bir cesaretle,
Harap olan gülistanda ne arasın ki semere?
Gül fidanı düşmeli yüreğime ama kimle?
Bîçare solmuş umutlar,ümitler, hayâller bîtap
“Aşk-ı intibak” ki yazmaz bunu ne söz ne kitap,
Dolunayın sûretine vurgun alev alev güneş-i afitap,
Sırr-ı aşkıma vâkıf tek şey var gecede, o da mehtap…
Henüz yorum yapılmamış.