Aşka Gitme Zamanı
Gözlerimi kapatıp sensizliği yazıyorum bak ezberden
Ezberden söylüyor bak gülüm, ismini anmaya aşinadır lisan
Lisan der ki; sen güzellik tahtında kraliçelerin de kraliçesi
Kraliçesi gönlümün gözümde hüzün perdesi, bense bekçisi yolunun
Yolunun üstünde papatya kırılganlığıyla bakıyorum bahara
Bahara, gelmeyen bahara küskünlüğüm, sana değil bu ara
Bu ara içimdeki dertlerle, yaş dolu gözlerime ihtişamın düşer
Düşer gönlüme, ufuktan doğan bir güneş gibi narin gülüşün
Gülüşün öyle güzel ki, hasretine ağlayacak olsa da gözlerim
Gözlerim seni arar, çamura gömülse de dizlerim sana gelirken
Gelirken bakıp iç çekiyorum, iç ceplerimde sakladığım resmine
Resmine bile tesir etmiş yalvaran bakışım, resmin bana gülüyor
Gülüyor resminde gözlerin, ben resmine mutat nöbetini tutarken
Tutarken görsen seni tutar gibi tuttuğumu, kıskanırsın onu sen bile
Sen bile gözlerine inanamazdın, hayaline verdiğim değeri görünce
Görünce seni, ey odamı ve gönlümü hayaliyle aydınlatan ay ışığım
Ay ışığım! Bir avuç huzurla ve vuslatla mutlu olacaktır yarınlarımız
Yarınlarımız için çıktım yola, karıncanın aczi yet ve zayıflığı içinde
İçinde senin olmadığın içimden geçip, Mecnun’un Leyla’dan misali
Misali Yunus Emre gibi, şimdi benden geçip ilahi aşka gitme zamanı
Zamanı ve mekânı bilmeden, aşk denen üç harflik mefhumu tatmadan
Tatmadan hasret ve özlemini, çilesi olmayan aşkın meyvesi tatlı diyen
Diyen kimdir? Âşıkların sabaha kadar divana durması bir hiç uğruna
Uğruna yürürken yolunda, gör özlemle vuslat bayramına ağlayan gözlerimi
Feyzullah Kırca
Akbaşlar Köyü / Dursunbey
Henüz yorum yapılmamış.