Az Kaldı Canım
Başımdaki belâ, dert oldu bana
Bekle geliyorum, az kaldı canım
Yeter bu hasretlik, tak etti cana
Daha demediğim, söz kaldı canım.
Çekeceğim varmış, bunu hak ettim
Hem kendime, hem de sana, çok ettim
Labirent yollarda, ömrü tükettim
Yokuşu bitirdim, düz kaldı canım.
Sanki tapulanmış, alnımda yazı
Deli poyrazların, kesildi hızı
Bohçaladım cümle, cilveyle nazı
Yalnız bir tek sana, haz kaldı canım.
Geriye acıyla, keder kalsa da
Beni benden alıp, senden çalsa da
Alev- alev yansam, külüm kalsa da
İçimde korlaşan, köz kaldı canım.
Gayrı belli oldu, akı, karası
Yeter, kavuşmanın, geldi sırası
Bir türlü bitmiyor, aşkın yarası
Kabuğu kaldırdım, öz kaldı canım.
Avcuma bir baktım, dünya elimde
Bir tek pürüzüm var, o da ölümde
En şakrak, en oynak, türkü dilimde
Bülbül gibi öten, saz kaldı canım.
Artık geri döndüm, aç kollarını
Engelleri kaldır, aç yollarını
Beşi Bir Yerde’yle, tak pullarını
Dudağımda mührün, iz kaldı canım.
Necati çok çekti, bak neler gördü
Aklını kaybetti, gözleri kördü
Bundan sonra bizim, mevsimin dördü
Kışın sonu bahar, yaz kaldı canım,
Bekle geliyorum, az kaldı canım.
Necati Ocakcı
çok güzel