Ben Seni Hiç Unutamadım Ki!
Ben seni hiç unutamadım ki,
Bazen bir sahilde,
Bazen de bir limanda,
Rıhtıma uğramadan geçen gemilere el salladım,
Var gücümle bağırıp seni sordum,
Derin derin deryalara dalan bir yolcun var mı?
Beni duyan yalnız bendim,
Kollarım yanıma düşmüş yıkık perişan halimle geri döndüm,
Hayatımı sarsan sensizliğinde, seni aradım,
Dalgaların köpüğünde seni aradım
Aşkın ummanında,
Deniz mavisi gözlerinde,
Gökyüzünde kanat çırpan martılardan seni sordum
Ben seni hiç unutamadım ki.
Mas mavi gökyüzünde,
Yıldızların parlaklığında,
Dolunayın ışığında,
Gündüzün güneşinde,
Sıcağın harında,
Akşamın mehtabında,
Gecenin yarsında seni bekledim,
Gördüğüm rüyanın tabirinde seni aradım,
Seher vakti seni diledim Rabbimden
Aşkın zaferini kazandığım cenkte,
Ecelimi bekler gibi seni beklemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Genç kızın çeyizinde,
İşlendiği kanaviçe motifinde,
Dokuduğu kilimlerin deseninde seni aradım,
Hatıralar kaldı acısıyla,
Ellerin ellerimde,
Sen kalbimde,
Tenin bedenimde,
Seni yüreğimde bekledim,
Gözlerin gözlerimde,
Ben seni içimde yaşatmayı sevdim
İçime gelip girmeni bekledim
Ben seni hiç unutamadım ki.
Ömrümün sonbaharında, sararmış yapraklar arasında
Sana yazdığım son mektupta,
Ben seni yaşıyordum,
Ruhumun derinliklerinde,
Muradımı bekler gibi seni beklemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Ekin zamanında,
Başakların boy attığında
Harmanın yel aldığında,
Acıktığımda,
Soframda aş bekler gibi seni beklemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Sıcak bir simit elimde,
Demli bir bardak çayı yudumlarken seni bekledim,
Bir park bahçesinde,
Ağaçların yaprağında seni görmeyi istedim,
Damarlarımda seni yaşattım
Yüreğimde seni çizdim,
Hayâlın gözlerimden ayrılmadı,
Kırpmamak üzere baka kaldım,
Bir gün dönersin diye beklemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Birlikte gittiğimiz her yerde seni bekledim,
Yemek yediğimiz lokantaya uğradım,
Hala tüm etraf sen kokuyordu,
İkimizin çok sevdiği gül vardiya
Hala sulamayı bekliyordu vazonun içinde,
Yaprakları daha dökülmemişti,
Güzelliğin çiçeklere yansımıştı,
Tenin kokusu her yerde vardı,
Daha dün gibi her şey tazeydi,
İçtiğimiz sigaranın küllüğü hala yıkanmamıştı,
Bardaklar hala masada duruyordu,
Dudak izlerin hala sıcaktı,
Senin bardağını doyasıya öpüp kokladım.
Seni beklemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Garsonu çağırdım,
Bu masa neden toplanmadı dedim?
Garson,
Ben ve bu masa ölümsüz,
Bir aşka şahit olduk,
Masa oturanları,
Bende o iki aşığa hizmet etmeği bekliyorum,
Garsona,
O iki kişiden biri benim,
Garson,
Sen giderken saçların, saçların
Evet,
Bu beyaz saçlar, ondan hatıra kaldı,
Saçlarım senin dokunmanı beklerler,
Simsiyah saçlarımı ister gibi, seni istemeyi sevdim,
Ben seni hiç unutamadım ki.
Atilla Adsay
Henüz yorum yapılmamış.