Gidersem..
Gidersem
Bu şehir toplayabilir mi kaldırımlardan parçalarımı
Bütün kitabeler
Bütün hitabeler sana yazılmışken..
Destansı çığlıkların kılıcından geçmiş yüzüm
Yüzüm geçmiş
Kalem artığı zamanların siyahı
Ah yüzüm
Yüzünden sürgün
Yerle gök arasında yazılamayan
Yaşanamayan aşkların
Tarihinde kanayan küheylan hüzün..
Gidersem
Toprağının kokusu öksüz filizi nedensiz kalır mı
Ateşle dövülüp mızrakta sallanan
Firari bakışlarım gölgene saplanmışken..
Unutulmak taşlaşmış bir yazgıysa
Ve gülüşüm
Dudağımda patlayan kedere değen
Kurşunlanmış bir yalnızlıksa
Al sende kalsın
Uçlarını sineme saplayıp
Kırdın kalemimi
Topla bir sen daha yazsın
Boyumu aşan elvedaların
Kör vicdanının
Sağır vicdanının
Dirhem dirhem nasırını kanatsın..
Gidersem
Yüreğime vurduğun zincir boynuna dolanır mı
Bastığın toprağı öpen kim acaba sorulur mu
Gidersem
Adını yazmak için bir damla kan bulunur mu
O şehrin üstünde turnalar uçuşur mu
Söyle gidersem
Mardin kalesi Kızıltepe ovası
Sur dibinde yatan kızıla boyanır mı
Ey bedenim de saklanan çığlık
Ey susuz kervanlara taşıdığım gözyaşı
Ey dipsiz kuyuların içinden üstüme doğan gün
Ey zalim defterinde yazmayan zulüm
Giderim
Giderim yar
Sırtımda ki hançer de parmak izlerin sırıtırken..
Sevilay Yücedağ
çok güzel