Siirler.Biz

…..Gülün feryadı…!

02.06.2012

/Yolculuk nereye ey gönül! ,bu ne telaş
Ne ararsın bir rüyada,nedir bu gözündeki yaş/

Bir zaman geldi yandı gönül bir çift göze
Bir bakışı pranga vurdu dilimdeki binlerce söze

Elinden içtim aşk şarabını,oldum sarhoşların şahı
Yanındayken de hasret kaldım yaktı beni o narı

Sundum has bahçemden ona rengarenk güller
Hiç sarısını almadım sarıydı yüzündeki tüyler

Yanağı gökyüzüydü sivilceleri hilal ile yıldız
Elleri yazın yayla serinliği saçları altın yaldız

Çirkin bulurlardı lakin o yari, kulakları kepçe
Oysa beni esir alan gözleriydi, gözleri kelepçe

Bir gün birden düştü avucuma ayrılığın narı
Ne kadar çabaladıysam da değişmedi kararı

Gönül oldu hüsran gönül gül elinden ah ile zar
Her yolculuğumun sonu artık kefen ile bir mezar

Gölgede yetim kaldı gül arayan meczup bülbül
Öz yurdunda el gibi yaban karşılandı bu garip gönül

Naçar değilim aldanmayın gözümdeki yaşa
Kana kana içtim gözyaşımı katıp ta ekmeğe aşa

Şu feryad-ı figanıma çare vuslata bir güldür
Bırakın kanasın yaram yare akan kan da bir güldür

Bin cefa görsem de gönlün nazı yine haram
Yokluğunda huriler getirseniz bir bakışım bile gam

Aşığa yardan sual etmek ne hacet,her kelam bir ar
Aşıklar sevgiliyi bulduktan sonra da ararlar

Bir gün seslense o sevgili usulca ta uzaklardan
Düşerim avucuna tüy gibi, geçerim bu candan!

Böyle yas içindeyken bir gece duyduğum ses
Çağırdı beni güller diyarına kulak kesildi her nefes

Senin gördüğün güzellik ancak Allahın lütfuydu
Ey! Aşk elinden muzdarip çözmen gereken sır buydu

Leyla diyordum ya sevgiliye, gülhanmış hakikat
Cibrilin titrediği gayeye çıkarmış meğer her hilkat

/Yolculuk nereye ey gönül! ,bu ne telaş
Ne ararsın bir rüyada,nedir bu gözündeki yaş/

İbrahim Vedat Çarpar

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.