Sana Dost

Sana dost, sana mısralarım,
Coşkulu yüreğinde her gün,
Savaşların yaşandığı dost,
Kaybettiğinde savaşlarını,
Gecelerindeki hıçkırıklara,
Gözyaşlarına sığınan dost.

Küçük ellerinde aşk belkide,
Kaybetmekten korktuğun.
Küçük yüreğine sığmadı belkide,
Boyundan büyük sevdalar.
Her defasında elinden tutan aşk,
Yarınlara hazırlarken tuzaklarını,
Etrafına bak, yıkılmanı bekleyen,
İnsanları gör ışıksız aynalarda,

Sev elbette çılgınca yada delice,
Onlara inat yeniden sev birisini,
Yada bulamazsan sev en çok kendini,
Vazgeçmeden, inatla hırsla,
Anlamı olsun ki hayatının ve aşkın
Sevmişliğin tadı olsun dudaklarında.

Sevmek, belkide seni sevmek,
Belkide hayatı, hayata inat
Düşünmek belkide sevildiğini,
Mutlu olmak dost,
Olamadığın her gün ufka bak,
Bir adam göreceksin orada,
Beni anımsa ve şunu düşün,
Biri vardı tanımadığım, derdi ki,
“Sevecek hiç bir şey kalmadığında,
Sıra kendine gelmiştir sevmek için”