Seni Seviyorum
bu sevda bizim
araya girmiş olsa da açlık ve sürgün
dağlarda yalın ayak kırk gün
dal dal olmuş ayaklar
pencereleri açık kalan evler
yere düşürülmüş bez bebek
çelik çomak
üzerine düşen nemi odanın
mahzun bakışlı nenenin
ince nakışlı patiska yastığında şahmaran
hasrete yaktığı
iç dağlayan türkünün
hüznüme düşürdüğü
kurumuş gözyaşında saklı
vatan değildi
o ince sızısıydı yüreğinin
ki sen o
ben
onlar
bu sevda delilikti
cezasıydı kırımlar
komşusuna vefanın
aşkın bedeliydi
sıfır noktasına kırılan insafsız yargısıydı celladın
artık
gizli bir masal anlatıyorum
adı konmamış çocuklara
ve adı çalınmışlara
seni seviyorum
seni seviyorum
selam yerine
sayfalar boyu
yazıyorum masala seni
kırlangıçlara
ankalara
kaf dağına
toprak korksun deye
seni seviyorum ağaç
seni seviyorum çiçek
böcek
yosunlar
seni seviyorum çocuk
seni seviyorum unutamadığım komşum
seni seviyorum incir ağacı ‘yapraklı’
seni seviyorum örtülü – örtüsüz
seni seviyorum en kıymetlisi dünya vatandaşlım
ve hatta evren
sana inat toprağa biat eden belleksiz ademim
lilithe hasret
havvaya zoraki talim
masalımdan düşmüyor elmalar
kerevetleşmiyor ‘tahtlar’
içinden acıya gülümseyen
çocuklar
sen
ben
ötekiler
el kaldırıyor
buradayız
dünyalıyız
her yer bizim
seni seviyorum
diye diye bitecek bir gün zulüm
seni seviyorum diye aydınlanacak ufuklar
genişleyecek patikalar
yusufçuk boynuma gerdan olacak
ben o gün kırmızı dudaklı bir çingene olacağım
kırlarda dans eden
inadına cellada
beriki komşumla halaylanıyorum
kalaylatıyorum tenceremi ona
altın diş taktırıyorum
ve seni daha çok seviyorum
böylece topraklar kardeş olacak
düşecek düşlerim her yere
‘kardelenler gibi’……………………………..
Henüz yorum yapılmamış.