Siirler.Biz

SULTAN VELED ÇELEBİ (Gülce-Buluşma)

20.11.2010
Maziden koşarak geldik soluksuz ve düşe kalka
Oturup sohbet dinledik, toplanıp olduk da halka
Kimimiz olduk biz hoca, kimimizse birer kalfa
Bir musiki dağılır bak, oradan bütün bir halka
…Anadolu’mun her yöresi
….Barındırır nice musiki eri
…..Oldu her zaman onda gönül erleri
……Anadolu gönül erleri atölyesi
Birisi de Sultan Veled’dir bu gönül erenlerinden
Aşkın ayak izlerinde peşi sıra gezenlerinden
Büyük velilerdendi hem Konya’da yetişenlerinden
Muhammed Sultan Bahaeddin Veled’dir onun tam adı
…Yirmi dört Nisan bin iki yüz yirmi altı da
….Lârende olan eski adı da
…..Karaman da doğan Sultan Veled’in babası
……Büyük Türk Mutasavvıfı ve sözler dehası
…….Mevlana Celalettin Rumi hazretleri
……..Işık oldu, Nur oldu Veled’e, onun güzel hasletleri…
Şerafettin Lala’nın kerimesi Annesi
Gevher Hatun olur ki; Semerkantlı kendisi
Harzem pirenslerinden oldu dolayısıyla
Bu yüzden Sultan Veled, okunur esamesi
…Hazreti Mevlana
….Dünyaya sevgi ve hoşgörü dağıtan birisi
…..‘Gel, gel ne olursan ol, gene gel
……Bizim kapımız ümitsizlik kapısı değildir
…….Bin kez tövbeni bozmuş olsan da gel’
……..Diyen Mevla dostu Mevlana ile
………Üç yaşındayken idi Konya’ya gelmesi.
Sultan Veled’e ta ki; küçük yaşlarından itibaren
İlim öğretmeye başladı torununa hem zahiren
Hem Batınen berrak denizlere uçurdu ilimlerde
Yetiştirdi ömrünün duraklarındaki dilimlerde
Tasavvuf yolunda marifetle dolu hasletler derdi
Yırtarcasına kaldırdı perdelerini salık verdi
Aşka susamışlığını ilimle sulayıp giderdi
Yetiştirdi ömrünün duraklarındaki dilimlerde
…Allah’ın zâtına ve sıfatlarına ait bilgiler verdi
….Çok çalışıp çok yorulup, az dinlenmek vaktidir yatakta
…..Oldu Sultan Veled’in gençliğindeki hedefi
……Her ilimde en yüksek derecelere kavuşmakta…
Bununla ilgili olarak Mevlâna, oğluna:
…”Ey oğlum Sultan Veled!
….Benim dünyaya gelmemin sebebi,
…..Senin dünyaya gelmen içindir.
Kalbim marifetler dolu, Allah’ın zâtına ait
O rabbin sıfatlarıyla ilgili bilgi doludur”
Bu dünyada çaba bize, emek bize olmalı sait
Şu zaman ki yolculukta, gör insan kimin kuludur
…”Sana bu bilgilerin cümlesini öğretmekle vazifeliyim”
….Benim yolum dostlar dostunun yoludur
…..O yol ki; bize her daim ümitlerle doludur.
…Bir defasında şöyle söylemişti;
“Oğlum Sultan Veled ki, çok talihli biridir”.
Ahlakı da güzelce bahtiyarlık eridir
Kâğıda yazı yazan kalemi kurşun dele,
Söylediği bal sözü varıp hedefin bile,
….”Ömrünün,
…..Hep rahat ve huzur içinde
……Geçeceğini ümit ediyorum.” buyurmuştu.
…….Bu güzel müjdeyi
……..Meclisindekilere duyurmuştu…
Sultan Veled Çelebi’nin gülkurusu dudakları
Sözün özüne koşup da yanaktan buse döşerken
Güneşin öz ışığında, gün vurmuş al yanakları
Yastığında uyanık düş, günlük hesabı ederken…
Sonra hayat hızla akıp, mabuda koşup giderken
Evlenme çağına geldi, ilim tahsili ederken
Gönül köşkünün içini al güllerle bezerken
Menekşe sümbüller derdi, aşk âleminde gezerken
…Mevlâna’nın çok sevdiği, talebelerden biriydi
….Selahattin Konevi,
…..Bir başka eserin kaynağın sayfası
……Selahattin Zerkub’i diye
…….Onun adının geçtiği yeriydi.
Sultan Veled onun kızı, Fatma Hatunla evlendi
Nasıl nimetlerin şükrünü, öderim diye söylendi
Alıp başını helalden, varıp göğsüne yaslandı
Ulu Arif Çelebi’nin arza gelişi peylendi
…Ve bu evlilikten
….İleriki yılların büyük evliyası olan
…..İşte bu oğulları dünyaya geldi.
Sonraki yıllarda kardeşi Alâeddin Çelebi’yle
Olup ta ilmin tebaasından
Tahsil için Şam’a gönderildi
Dönüşünde yine babasından
Daha ders almaya dön derildi
İlim öğrenmeye devam etmişti bunun sebebiyle…
Ahmet Eflaki ‘Ariflerin Menkıbeleri’ isimli
Eserinde çiziyorken onları yazıyla resimli
Yedinci bölümünü Sultan Veled’e tahsis etmişti
Onun pek çok kerametinden, söz sazıyla bahsetmişti
…Yakin sırlarının mazharı
….Hakikatleri arayanların sultanı
…..aşk ateşiyle yananların önde gideni
……Yanar ki; yanar, sönmez harı
……. Diye vasfeder bize bu şahsı güzini…
Nice kaktüslerin yüreklerine girmesini bildi
Mühürlü kalplerin sararmış küfü ve pasını sildi
Yaratanı bildi, yaratan için, benlik aşka geldi
El açıp göğe, dua nidaları sonsuza yükseldi
…Yunus gibi,
….Yaratandan ötürü yaratılanı sevdi
…..Sultan veled ki;
……Çelebi Hüsamettin’i
…….Babasının halifesi olarak bildi.
İki kez daha evlendi, ilk hanımının sonrası
Bu evliliklerinden de, üç oğlu daha doğmuştu
Yıldız ekip geleceğe, buldu üç umut deryası
Her çocuk ayrı bir duygu, ayrı sevince boğmuştu
…Bu oğulların isimleri;
….Şemsettin Emir Abid,
…..Selahattin Emir Zahid,
……Hüsamettin Emir Vacid
…….Olarak arza ve sema ya kayıt olmuştur.
İlk eşinden olan Ulu arif çelebi
Sonrakilerdendi Emir Abid Çelebi
Birisi de Hüsamettin Vacid çelebi
Şeyh olmuşlardı, hepsi de birer gülen yüz
Gecenin karanlıklarında süzülen öz,
Gören gönüllerde hakikati gören göz
Söylüyor bak benim naçiz dilimdeki söz
Şeyh olmuşlardı, hepsi de birer gülen yüz
Sultan Velet Çelebi;
Ölümsüzlük iksirini ısmarlarken yaşantısına
Yaratanından rızalar toplarken amel çantasına
Farkı olmadan çalıştı, benzedi sevgi bankasına
Ak sütten, ekşimemiş akça yoğurt oldu mantısına
…Mevlana’nın vefatından sonra
….Bin iki yüz seksen dört senesine kadar
…..İrşat görevini büyük talebesi
……Çelebi Hüsamettin aldı.
……Sultan Veled ise
……..Tam on bir yıl ona bağlı kaldı.
Her insan doğduysa mutlaka günün birinde ölecek
Yakınlar içten gelerek ağlayıp gözyaşın silecek
Hangi kim ne biliyor? Ne zaman, nerde? Ölse bilecek.
Allah dostlarına ölüm anında melekler gülecek
…Gülünce melekler yüzüne
….Ölünce Çelebi Hüsamettin,
…..Dönünce özüne,
……Erince rabbin sonsuzluk sözüne
…….Sultan Veled müritlerinin ısrarıyla, halife vekili olup
……..Bu vazifeyi üstlenecekti, üstlendi.
………Hayatının sonuna kadar
……….Sünneti yayıp,
………..Bid’atleri ortadan kaldırmaya kilitlendi
Mevlana düşünceleri sistemleşti, daha önceldi
Tarikat biçiminde örgütlendi ayağa dineldi
Mevleviliğin asıl kurucusuydu ikinci piri
Tekkeler ve zaviyeler açmaktan da kalmadı geri
Babasının türbesinin yapımına yardımcı oldu
İstedi etrafı okumaya mahsus yerlerle doldu
Böylece merkezi bir külliye kurulması sağlandı
Başka yerlerde kurulu dergâhlar buraya bağlandı
Şu zaman ki; gümüş tel büklümüne inceldi, inceldi
Ve bin üç yüz on iki de inceldiği yerde tükendi
Bu seneye gelince yaşı seksen dokuza yükseldi
Bu sene de hastalandı ve yastığa başı söykendi
…Hastalığı sırasında
….Konya’da yedi gün zelzele oldu.
…..İnsanlar dünyanın sonumu diye, endişe doldu
…..Telaşa düşüldüğünü görünce;
“Üzülmeyiniz, asla telaş etmeyiniz
Boşuna korkuya kapılıp gitmeyiniz
…Bu benim ebedi âleme gideceğimin haberidir.
Zahiren aranızdan ayrılacağım
Lakin batınen sizinle olacağım
…Bundan şüpheniz olmasın
….Allahın evliya kulları
…..Vefat ettikleri halde, dolaşır ruhları
İzin verildikleri her yerde
Dost ve yakınları kalsa darda
…Yardımda bulunurlar.
….Bu şehit ve erenlere
…..Allah dilerse hediye olunur”
……Diye telkin de bulunur.
Recep ayının sonunda, bir cumartesi gecesi
Tevhit oluşturan cümle kelimenin her hecesi
…Söyledi imanın ihlâsla şahadeti
….Fani hayata veda ederken,
…..İçti ebediyet şerbeti…
……Babasının kabrinin yanına
…….Kubbe-i Hara defnedildi.
Mevlana hazretleri tüm hayatı boyunca
Yaşamına kuranın ahlakını koyunca
Tarikatlara özgü kurallar koymadığı
Bilinir hiçte buna, ihtiyaç duymadığı
…Sözgelimi kendisine bağlananlar için
….Ne düzenlerdi bir giriş töreni,
…..Ne de öngörürdü belli bir zikir düzeni.
……Ne diğer tarikatlar gibi,
…….Olmamıştır özel giysiler belirleme özeni…
Şudur bilinen başlıca, temel uygulama ancak
Girince sabırla dolup, almaya ilahi aşktan
Müritlik kabulü alan, kişiye olur ya sancak
Saç, sakal, bıyık ya da birkaç kıl kesmek kaştan
…Birde kendisine halifelik verilenlere
….Bugün hırka denilen
…..Geniş kollu, yakasız ve önü açık olduğu söylenilen
……Ferec adındaki gömleği giydirmekti,
…….Halkı aydınlatma görevinin simgesi, çerağ vermekti.
Mevleviliğin başlıca kurallarından birisi
Sema’yı aşk ve cezbeye, yardımcı bir öğe sayar
Aşka dönerken terler ya, ılgıt ılgıt ten derisi,
Aşk ile dönerken gönül, çağlayandan bir ses duyar
…Mevlevilerin Hu’ya dönmesi ondandır.
….Dünya döner, sema döner, semazen döner
…..Cümle kainatın dönmesi bundandır.
…Ancak oğul Sultan Veled Çelebi,
Kendisinin döneminde, bunları temel alarak
Mevleviliğin özüne, has kuralları koyarak
İnsanlık şaha kalkmıştı aşk deryasına dalarak
Pas tutmuş kalp duvarları, o derya da boyanarak
…Özel törenleri olan bir tarikat
….Mevleviliği daha da bilinen bir hakikat
…..Durumuna getirdi.
Eserleri genellikle, yazılmış Fars’ın dilinde,
Yoğrulmuş mısra mısra, şiirler duygu selinde
Gazel ve mesnevîlerde, arada Türkçe olarak
Hayat bulmuş, şekil bulmuş, çiçekler açan elinde
…Divanında yüz yirmi dokuz adet,
….İptida name’sinde yemiş altı adet,
…..Rebabname’sinde yüz altmış iki adet
……Türkçe yazılmış beyit vardır…
Bahse konu bu beyitler
Okur diye tüm seyitler
Oğuz ata lehçesiyle, yazılmış ilk şiirlerdir
Türk dilimiz bakımından, birer örnek değerlerdir
…Bu ahlaki ve tasavvufi manzumelerin hepsi
….Edebi yönden olduğu kadar güzel,
…..Yapı ve ifade bakımından da
……Mükemmelce yazılmıştır mesnevi ve gazel,
…….Bir o kadar da topluma özel…
Sultan Veled’in Farsça bir Divan’ı,
Ona doldurmaya, çalıştı ummanı
Diğer eserleri; biri ‘Rebabname’
‘İptida name’si ve ‘İntiha name’
İsimlerindeki Farsça üç mesnevi
Ve maarif adlı Farsça Mansur eser
İnsanlığa öğüt nesirler bir nevi
Bahar yeli konsun, ister söze beşer
…İptida name’sinde babasına,
….Hazreti Mevlana ki; babaların en hasına
…..Ait bilgiler vermesi dolayısıyla
……Mevlana ve çevresi araştırmasına
…….En eski ve en sağlam kaynaktır.
Yollara çiçek eken, onun her bir cümlesi
Maarif eserinin Türkçeye tercümesi
Bin dokuz yüz kırk dokuz, yılı güvertesinde
Çok partili hayata, geçişin ertesinde
…Milli eğitim bakanlığı tarafından
….Yapılmıştır eserin yayınlanıp neşredilmesi.
Bazen seninle gündüzde, kâh girerim gecesine
Beyitlerinde seslendi, yücelerin yücesine;
Bazen seninle ayığım, bazen seninle sarhoşum
Bazen seninle yücede, bazen seninle alçakta
Can, beden, gök ve yeryüzü, yok olsa da ben hep hoşum
Şikâyete gerek yoktur, her şey seninle varlıkta
Şöyle seslendi biz insanoğluna da
Çağırdı en yüce sevgi koluna da;
Her alçağı gördüğün, günaha dalan gözle
Sen ki eşsiz güzeli nasıl görebilirsin?
Karun’un sözüneyse, kulak verdiğin özle
Kelim’in sözünden tat, nasıl alabilirsin?
…Dedi şair dili bencileyin
….Derim ki size;
…..Okuyun, dokuyun, ilimi tezgahında
……Sizde yaşayın rızası istikametinde de
…….Yüceler yücesi Rabbimden af dileyin.
Feyzullah Kırca
Akbaşlar Köyü / Dursunbey

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.