Yaseminli Aşk
Sokakları parselleyen yasemen,
En baygın sen mi kokarsın hep?
Sen mi kovalarsın en bıçkın rüzgârları,
En hınzır yaprağınla?
En eril Tanrı, en dişil kentinde mi kovanlanır,
Emmek için sevdiğinin balını?
En çok sen mi seversin,
Oynaştığın sokaklarda gün ışığını ebelemeyi?
“Güneşe ateş düşürdün, çocuk! ” diye, ünlüyordu Ümmü Kadın,
Dövüp dövüp derisini,
Ebelenmiş bir oyundan kaçırdığı cerenin.
En çok sen mi kor/u/ktun her bahar,
Bakıp bakıp işaret rüzgârlarına, serçe sürülerinin üstünden?
Ham ipektin belki de;
En koza sen miydin bu kentte?
Çakır gözlü bir yırtılmaydı oysa tırtılın ettiği,
Kelebeğin ömrü; üç kuruşa kırmızı…
En sevdalı sen mi öldün bu dağlarda yasemen?
* “Bizim de dağlarımız vardır Che Guevara.” diyen, Ozanı geçip;
Aşka kurşun atıp, aşka rağmen,
Bu dağlarda aşk yenilmez yasemen! …
Gülün, gözaltında koktuğudur karanfil
Kanaması var kırmızının; yüzyılların başı tuttu.
Serpil Başak
Henüz yorum yapılmamış.