Yazık Ettin Aşka ve Pişmanlığa
Çok yorgunum Küçük Serserim, çok,
Sonbaharlar erken geldi bu yıl gönlümde,
Beklerken tomurcuklar açsın ağaçlarda,
Hazan sarısı tüm yapraklar, bahar gününde.
Şimdi aşk zamanıydı oysa, sana aşık olma zamanı,
Alışkanlık işte, yalnız sana aşık olduğumdan,
Ninemin romatizması gibi, yeri ve saati gelince,
Seni çekiyor gönül, bulamazsa sızıları kalıyor geriye.
Sen gittin gideli yüreğimden, yada ben seni terk edeli,
Zaman bile sana benzedi, nazlanıp ağır ağır geçiyor,
Şimdi boş kağıtları senle ve özlemle dolduran ben,
Dün, senden nefret etmeden kovdum yüreğimden.
Ne olurdu ki, hayatını zehir etmeseydin ikimize de,
Gururla başını dik tutup, haykıra bilseydin gerçekleri,
Sefil bir hayatın içinde yitip giderken sen; Küçük Serserim
Nerede o gücün, kudretin, tanıyamıyorum, bu sen misin?
Sen gittin ya o vicdansıza, hayat bile ağladı yaşadıklarına,
Küfür mü desem dayak mı hangisi isim olur gözyaşlarına,
Böyle ızdırap içinde olduğunu görüp de karşında,
Belli etmesem de ağlıyorum her gece aslında.
Saçının bir teline bin can, bir dünya yansaydı keşke,
Yarın dönüp bakacaksın pişmanlıkla bu günlere,
Ben her şeyi verdim sana, dedim umut yok o hayatta,
Kurtarmak için O’nu, hem kendini yaktın hemde beni yanında.
Şimdi çıksan karşıma ve desen ki; pişmandım aslında,
Neye yarar ki Küçük Serserim, sevebilir miyim ki tekrar seni,
Uğruna ölen ben, yeniden yaşayabilir miyim senin için,
Bir kez öldüm sayende, ikinciyi görmem asla, çeker giderim,
Ya sen, sen söyle; tekrar olabilir misin benim Küçük Serserim
Henüz yorum yapılmamış.